21 Şubat 2012 Salı

DİN'E BANDIRILMIŞ FAŞİZM !!


21.02.2012 www.hurriyet.com.tr'den

İstanbul Belediyesi’nin yeni uygulaması, kadınlara pembe otobüs-metrobüs!!


1 – Erkek olarak ben de mavi renklisinden istiyorum. (Her şey benim bu isteğim kadar masum değil ne yazık ki..)

2 – Toplumun bilinç düzeyini, iki cins arasında ilişkinin medeni düzeyini arttıracaklarına, nasıl ki toplumu din, dil, ırk, mezhep olarak (burada yadsınamaz bir gerçek medya’nın yardımıdır)başarıyla böldüler artık sıra bu çağdışı uygulama(lara)ya geldi.  Büyük ihtimal toplu taşımacılığı bu şekilde bölenlerin,  yönetim erkini elinde bulunduranların ERKEK milleti olduğunu var sayarsak (ki doğrudur)  öncelikle erkekler bilerek-bilmeyerek kendilerine HAKARET edip, aşağılıyorlar ama bunun farkında değiller. Yani diyorlar ki biz mağaradan geldik, biz aşağılık yaratıklarız, aynı yerde kadın ile birlikte duramayız,  yani abazayız, hiç kadın görmedik, ilk gördüğümüz yerde onlara saldırırız! İnsanın kendine hakaret etmesi ve güvenmemesi, aşağılaması.. Nasıl bir anlayışın ürünüdür acaba? Hayır, asıl merak ettiğim bu iletişim çağında , bu anlayışa ulaşmak için hangi evrimleri geçirmek gerekiyor? Çok merak ediyorum.. Bunu kafanızın içinde bir canlandırın ve düşünün.

3 – Burada ayrıca erkekler kadar olmasa bile KADINlarında sesini çıkarması gerekiyor. Onlarında bu dünyada sevdikleri-sevebilecekleri  en az bir ERKEK vardır, öyle değil mi? İşte o’nun için seslerini yükseltmeliler! Beni sevdiğim insandan nasıl ayırırsın, aramıza engel nasıl koyarsın, sen kimsin, bu hakkı nereden alıyorsun demelidirler. Ama kadınların türban örtme yarışına girdiği günümüz Türkiye’sinde bunu kime dinleteceksin? Bunu hangi düşüncedeki kadın seslendirebilir.. Belki kadınların yüzde onu bunu dillendirebilir ya geri kalanı?

4 – Çocukluğumda en çok bisküviyi çaya bandırıp, yemekti.. Bisküvi şekerli çayı emdiği için yumuşar ve lezzeti artardı. Her çocuk gibi ben de çok severdim. Şimdi ise adım adım, “din’e bandırılmış faşizm”i bize yedirmeye çalışıyorlar, bir çoğumuzda yiyoruz orası ayrı.. Art-niyet ise toplumun sinir uçları ile oynayarak, genetiğini değiştirmeye, başkalaştırmaya çalışanların önceden ayak sesleri duyuluyordu, artık uzaktan silüet gibi de olsa onları görebiliyorum, ya siz?



İsmail Memiş
21.02.2012
12.40

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder